Bundan önceki yazımda ilk iki kitabımın çıkış öyküsünü anlatmıştım.
Yaz Yayınları tarafından basılan ve dağıtılan,“Kedili Park” ve “Havada Bulut” adlı kitaplarımın özellikle öğretmenler tarafından ilgi görmesi beni oldukça mutlu etmişti. Bununla ilgili bir anımı anlatmak istiyorum. Bir gün telefonum çaldı. Arayan Mahmut adlı bir öğretmen arkadaşımdı. Hâl, hatır faslından sonra bana, “Eğitimhane. com adlı sitenin 118. sayfasına gir bak ne göreceksin.” dedi ve telefonu kapattı. Merakla siteye girdim. Öğretmenlerin bilgi ve belge paylaştıkları bir siteydi. Sayfayı buldum. Öncül rumuzlu bir öğretmen aynen şöyle yazmıştı:
“Günaydın arkadaşlar. Size bir kitap tavsiye etmek istiyorum. Öğrencim ara tatilde okumuş ve arkadaşlarına da okumamı istedi. Öğrencim kırılmasın diye kitaptan bir hikâye okudum. Sınıfım çok sevdi. Her gün, kitaptan ne zaman hikâye okuyacağımı soruyorlar. Kitabın adı: Kedili Park… Yaz yayınlarından. Yazarı, S. Ali Ellikci “
Öğretmenimizin paylaşımı beni çok mutlu etmişti. Bundan daha anlamlı bir ödül olamazdı.
Öykülerim beğenildiğine göre yenileri için kolları sıvamalıydım. Bir süre sonra “ Ateş Böcekleri “ ve “Uzaylı Vikki 1” adlı kitaplarım yayımlandı.
Benim için yeni ve oldukça hareketli bir yaşam başlamıştı. Haftada iki- üç gün okullara giderek çocuklarla söyleşiyor ve kitaplarımı imzalıyordum.
Bu yoğunluk arasında öykü yarışmalarına da katıldım. 2010 ve 2011 yıllarında katıldığım, Ömer Seyfettin Hikâye Yarışması’nda art arda mansiyon aldım.
Üç ay önce çıkan, “Çocuklar İçin Atatürk” ile on ikinci kitabıma ulaştım.
Yazmayı sürdürüyorum. Çünkü çocuklar geleceğimizdir. Onları şer odaklarından ve kötü ruhlardan korumamız gerek. O nedenle edindiğim bilgi ve tecrübeyi çocuklara aktarmak ve ülkemizin geleceği olan çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırmak istiyorum.
Yazmaya devam ediyoruz ama son yıllarda yazdıklarımızı çocuklara ulaştırmakta güçlüklerle karşılaşıyoruz.
Bunun en önemli nedeni halkımızın ekonomik sıkıntı içinde olmasıdır.
Asgari ücretin 17 bin lira olduğu ülkemizde yaklaşık olarak 17 milyon insan açlık sınırında yaşıyor ve asgari ücretle geçinmek zorunda. Üstelik 10 milyon civarında işsiz vatandaşımız var.
Çocuğunun okul kitaplarını alırken zorlanan anne, baba, öykü kitabı almayı düşünebilir mi?
Düşünemez. Çünkü kitap fiyatları da anormal derecede arttı. Kitabı oluşturan, başta kâğıt ve mürekkep olmak üzere birçok ürün dışarıdan ithal ediliyor.
100 sayfalık bir kitabın maliyeti 30 lira. Yayınevinin bunun üzerine kârını eklediğini düşünün… Oldu 50 lira… Ayakta kalabilmek için eklemek zorunda… Asgari ücretle geçinmeye çalışan biri çocuğuna bu kitabı alabilir mi?
Alamıyor. Uzun sözün kısası son yıllarda çocuklarımıza ulaşamıyoruz. Çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığı kazandıramıyoruz.
Ne yazık ki maddi sıkıntılar nedeniyle pırıl pırıl bir nesil kitaplardan uzaklaşıyor.
Bu gidişe dur demek lâzım. Acilen bir şeyler yapmazsak yarın çok geç olacak ve bir nesil avucumuzdan kayıp gidecek.
Peki, ne yapmak lâzım? Sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırılması konusunda yazarlarla işbirliği yapması lâzımdır.
Ben bu konuda çocuklarımıza maliyetine kitap temin etmeye hazırım. Ülkesinin ve çocuklarımızın geleceğini düşünen herkes bu konuda elini taşın altına koymalıdır.
Aksi takdirde pırıl pırıl bir nesil, avuçlarımızdan kayıp gidecek.