Günaydın Can-Canlarım;
Hani derler ya, ''öğrenmenin yaşı yoktur'' diye...vallahi de billahi de yok bre kurban! 81 yaşıma geldim, sık olmasa da kulağıma çalınan kelimeler, değimler ve hatta bilgilere, yeni vakıf oluyorum, yaşadığım, aklımın erdiği, ve merakımın dürtüklediği şeylerde.
Dün saygı duyduğum bir büyüğüm, Nuri Ertan ağabeyimden bir gönderi beni kendi çapımda da küçük bir araştırma yapmaya sevk etti ve öğrendiklerimi, sıkılmaz, izin verirseniz bilmeyenlerle de paylaşmak istedim.
MELUNCAN'LAR! Çoğunuz biliyorsunuzdur, yada kulağınıza çalınmıştır benim gibi ama aslını astarını bilmiyorsunuzdur. O zaman
kulak verin lütfen;
**TURANCILIK'dan(Osmanlı İmp.unun son yıllarında, Osmanlılık ve İslamcılık akımları karşısında, Avrupa'daki ulusçu akımların da etkisiyle, yeryüzündeki bütün Türkleri tek bir yurt ve bayrak altında birleştirmeyi amaçlayan akım, Türkçülük) bahsederken dünya üzerindeki bir çok Türk toplumunu ve boyunu bilmemek en büyük eksiğimiz. Bu da bizim 'Turan' dünyasına bakışımızın ne kadar dar bir çerçeveden ibaret olduğunun bir göstergesidir. Size Amerika'daki Kızılderili kandaşlarımızdan ayrı olan, ama onlarla 1500'lü yıllarda karışan MELUNCAN Türklerinden bahsetmek ve tanımanızı istedim.
Amerika da, Virginia Üniversitesi rektör yardımcısı Prof. Dr. Brent Kennedy tarafından yazılan bir kitap dünyada şok etkisi yarattı. Bütün dünyada akisleri olduğu kadar Türk medyasında da defalarca yer aldı, MELUNCANLAR, ülkemizi ziyaret ettiler, çeşitli bilimsel toplantılara katıldılar. Yazarın iddiasına göre ''MELUNCANLAR'' Türk'tü.
Prof. Kennedy'i bu araştırmalara iten, 1985 yılında hastalanıp, kan testleri ve çeşitli testlerle araştırılarak, sonucunda sadece Akdeniz ülkelerinde rastlanan bir kan hastalığı, 'Akdeniz anemisi' teşhisi konur. Kennedy, hastalığını ve coğrafyayı inceler. Neticesinde, Akdeniz ve Ortadoğu'da yaşayan insanlarla MELUNCANLAR arasında bir çok karakteristik benzerlikleri tespit eder. 200'den fazla MELUNCAN üzerinde yapılan DNA analizleri sonucunda, Kuzeydoğu Akdeniz insanlarına ait verilerle örtüştüğünü görür. Bunun üzerine Prof. Kennedy, çalışmalarını daha da derinleştirmesi sonucunda;
''MELUNCANLAR, Gururlu bir Milletin dirilişi ve Amerika'da Etnik bir soyun Söylenmemiş Hikayesi'' adlı, 5. baskısı yapılan eserini yazar.
Yazar, 2. kitabı olarak, ''Anadolu'dan Apalachiaya'' isimli çalışmasını yayınlar. Başlangıçta, kitaplar ve savunduğu tez, birçok bilimsel tepki almakla beraber, akademik çevrelerin, eser ve içeriği hakkındaki, olumsuz görüş ve tepkileri, zaman içerisinde değişmeye başlamıştır.
Şu anda 30 kişilik bir bilimsel araştırma gurubu, MELUNCANLAR konusu üzerinde çalışmaktadırlar. Bu komitede, Türk, Amerikalı ve Kanadalı bilim insanları yer alıyor. Prof. Kennedy, yaklaşık 60bin kişinin kendisini MELUNCAN olarak tanımladığı, ancak bu sayının 3 milyonu bulduğu söylenmektedir.
MELUNCAN'ların, yoğun olarak yaşadıkları Virginia eyaletinin güney kesiminde yer alan Wise ilçesinde insanlar kendilerinin Türk ve Osmanlı olduklarını övünçle belirtiyor. Hemen kanıt olarak da kafalarının arkasındaki, 'Türk lobu' da denilen çıkıntıyı gururla gösteriyorlar.
MELUNCAN'ların, Türkler kökeni olarak bağlantısı ise, şöyle;
1500 ve 1600'lü yıllar Osmanlı(Ataman) İmparatorluğunun gelişme döneminde, Akdeniz adeta bir Türk gölüdür. ve Portekizlilerle amansız deniz savaşları vermektedirler. Genellikle, Cebelitarık boğazı ve Kuzey Afrika kıyılarında vuku bulan çatışmalarda, (Osmanlı'nın İnebahtı yenilgisi unutulmaz) Portekizlilerin esir aldıkları Türk Leventleri, forsa edilerek, Brezilya'ya götürülür. Daha sonra Amiral Sir Francis Drake komutasındaki İngiliz donanması tarafından Portekiz esaretinden kurtarılan bu leventler, Osmanlı'ya götürülmek üzere, İngiliz gemilerine alınır. Dönüş sırasında olumsuz hava şartlarından korunmak ve ikmal için, bugünkü Carolina eyaletine 5km. mesafedeki Raoneke adasına demirler. Ada'da ülkelerine dönmek isteyen İngilizler vardır. Bunları gemiye alabilmek için sayıları 400 kadar olan Türk Leventleri gemilerden indirilir ve adada bırakılır. Osmanlı gemicileri, burada bulunan Kızılderililer ile yakın kültürden dolayı kaynaşırlar ve sonra ise kızlarıyla izdivaç yaparlar. Böylece MELUNCANlar olarak bilinen Türk kökenli insanlar ortaya çıkar. Adları MELUNCAN, Fransızcada, ''Melange''(karışık) anlamına gelen sözcükten de türemiş olabilir.
MELUNCANLAR'ın, örf ve adetleri, kültürel özellikleri, dil yapısı, genetik bulgular ve tipolojik benzerlikler, Türklerle olan bağlarını gösteren argümanlardır.
-Halk oyunları ritm ve hareketleri Anadolu halk oyunlarıyla çok benzeşiyor, bazı oyunlarda tahta kaşık kullanılıyor.
-Erkekler sünnet oluyor.
-Erkeklerin büyük bir kısmı bıyık bırakıyor.
-Kemençe ve kanuna benzer müzik aletleri çalıyorlar.
-Amerika'da bilinmeyen, bulgurdan çeşitli yemekler yapıyorlar, ve bulgura ''bulcur'' diyorlar.
-Yemeklerini baharatlı, salçalı ve soğanlı pişiriyorlar.
-Günlük hayatta kullandıkları kelimelerin içinde bir çok Türkçe sözcük var.
-Korktuklarında ellerine tahtaya vurup, kulaklarını çekiyorlar.
-Kahveyi, Türk kahvesi gibi içip, fincanı kapatıp fal bakıyorlar.
-Eskiden günde 5 defa yönlerini güneye çevirip, namaz vari yere eğilip kalkma hareketleri yapıyorlar.
-Hiçbir Hristiyan mezhebine bağlı değiller.
-Fiziksel özellikleri, yaşam tarzları ve görünümleri Türklere çok benziyor. Bunlar gibi daha bir çok benzerlikler var.
Belli başlı, meşhur MELUNCAN^lar;
Abraham Lincoln, Ava Gardner, Tom Hanks, Lisa Halter, Elvis Presley, Cher, Steve Martin, Lauren Hutton, Gary Francis Powers, Heather Locklear, Loretta Lyn, 1996-2005 yılları arasında, ABD İstanbul Baş Konsolosu, David Arnett(kendisi, baba tarafından %25 Türk olduğunu ve Atalarının MELUNCAN olabileceğini iddia etmiştir.)**
Bugünkü sohbetimiz de bu, umarım sıkılmamışsınızdır, ben okumakla ayrı, yazarken bile tekrarından keyif aldım.
Hayırlı, sağlık ve afiyetle süslenecek, neşenin odakta olduğu, adeta unuttuğumuz güzel olaylar ve olguların gerçekleşeceği bir başlangıç olsun, inşallah.!