Günaydın Can-Canlarım;
Sabah sabah, arkadaşımın Whatsup'tan paylaştığı resme takıldı gözlerim, süt güğümlerinin içine kovayla su boşaltan sütçü, ve yanındaki yazı; ''Satmadan önce sütleri yıkayan koca yürekli adam!''...süper bir ironi! Adam, o kadar temiz ki, yıkamadan sütlerini bile dağıtmıyor!!! Başka şey de yapmadıkları ne malum??? Öyle ya, memlekette esnafın akıllı geçinenleri, hileye hurdaya meraklı! Pazara gidersin, seçmek istediğin zaman, hemen müdahale hazır; ''Yoo, hanım! Seçmek yasak, ellerken sebzeyi, meyveyi patlatıyorsunuz?'' uyarısı hazır! Ulan ben senin sağlam malını neden patlatayım?? ''Tamam, sen ver o zaman'' diye İTİMAT ettiğinde de, nekadar çürük, çarpık varsa, el çabukluğuyla alta, üste de düzgünlerini yerleştirir, kakalar malını...ya da hileli teraziyle tartar, müşteriden çaldığı 50-100 gramla şerefini üç-beş kuruşa satar...buna benzer birçok alış-veriş hileleriyle, kendilerini akıllı zanneden eblehler! Bir daha sefere aynı müşteri senin tezgahına uğrar mı??? Uğrarsa kendi enayiliği!! Hiççç!!
Buna benzer daha neler neler...arkadaş bizim millet, kendini akıllı zannediyor, ama burnunun dibi, gözünün önünden memleket ve sermayeler elin Araplarına kayıyor farkında değiller, yada o anlık ceplerini doldurmanın yarattığı geçici refaha aldanıyorlar...ikaz etsen, ağızlarını çarpıtıp, ''sen kendi işine bak!''sesli, içlerinden de Allah'ın aptalı sözlerini mırıldanmıyorlarsa, ben ne olayım!! Sahtekarlık, aldatma uyutma, aldı başını gidiyor! Etraf, insanların gözünün üstündeki sürmeyi çaktırmadan götüren açıkgözlerle kaynıyor...ikaz etsen içlerinden sunturlusu, dışa vuran, biraz daha edepli, savunmayla geçiştirilirsin...Her şey hile-hurda, her şey, kıdem ve torpille yürümeye başladı, hatta ve hatta, güzellik yarışmalarına bile sirayet etti! Keriman Halis'lerin, Günseli Başar'ların yattıkları yerde kemikleri sızlıyordur...