Bugun...
SON DAKİKA

Yaşar Aksoy'un kaleminden: "İzmir'in Kurtuluşu"

Türk milletinin, hele hele İzmirlilerin büyük sevinç günü.. Bu gün atalarımız Emperyalizme ve onun kiralık ordusu Yunanistan’a eşsiz bir dirençle muazzam bir tokat indirerek milli bağımsızlığa adım attılar.
facebook-paylas
 Tarih: 09-09-2023 10:47:36  -   Güncelleme: 09-09-2023 10:55:36

Yaşar Aksoy'un kaleminden:

YAŞAR AKSOY/

 

Emperyalizme karşı direnen ve 9 Eylül zaferini yaratan bir ulus, içinde halkçı, laik, çağdaş, sol, sosyalist tüm özlemleri de barındıran “Tam Bağımsızlık” yönünde, artık yeni bir ulus devleti kurmak için harekete geçebilirdi.. Bu bakımdan 9 Eylül çok önemli bir tarihi dönemeçtir..

İstiklal Ordusu’nun Başkumandanı Mustafa Kemal, ulusal kurtuluş savaşının en kanlı döneminde 1 Aralık 1921’de “Bizi mahvetmek isteyen Emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı olan bir doktrini takip eden insanlarız” diyerek, istiklalin kutsal amacını açıklamıştı.

Mustafa Kemal Atatürk, bu fikirlerinden ideolojik olarak vazgeçmediğini ulus devlet 10.yaşını doldurmadan, 27 Mart 1933’de “Sömürgecilik ve Emperyalizm yeryüzünden yok olacaktır ve yerlerine milletler arasında hiçbir renk, din ve ırk farkı gözemeyen bir ahenk ve işbirliği çağı gelecektir” diyerek, ulusun anti-emperyalist ruhunu belirtmiştir.

Nazım Hikmet ise, 30 Ağustos 1961 günü Budapeşte Radyosu’nda yaptığı tarihi konuşmada, “30 Ağustos ile başlayan ve zaferle sonuçlanan süreç bizim Türklerin en büyük bayramlarından biridir, zannediyorum ki yalnız bizim değil insanlığın önemli bayramlarından da biridir. Çünkü biz, ilk kez biz Türkler insanlığa sömürgeciliğe karşı ve Emperyalizme karşı silah elde muzaffer olabilmenin yollarından birini, ilkini gösterdik” diyerek, esir ve mazlum ulusların kurtuluşuna yönelik önemli bir tespit gerçekleştirdi..
Tarih ve Bilim, 9 Eylül ile noktalanan zaferin yalnızca bir ulus için değil, tüm mazlum uluslar için bir kurtuluş müjdesi olduğunu belirtir.
9 Eylül için söylenecek ilk tespit budur..
Batı Emperyalizmi (Amerika, İngiltere, İtalya, Fransa) ve onun uygulayıcısı işgalci Yunanistan, Anadolu bozkırlarında perişan olmuştur!.

RÜZGARLAŞMIŞ SÜVARİLER


Emperyalizme karşı 30 Ağustos Başkumandanlık Meydan Savaşı’nı kesin zaferle sonuçlandıran Türk Ordusu’nun İzmir yönüne atılan rüzgarlaşmış birliklerinin en önünde “Fahrettin Altay Paşa” komutasında 5.Süvari Kolordusu bulunuyordu.
Bu kolordunun üç tane öncü süvari tümeni yalın kılıç İzmir’e doğru doludizgin akmaktaydı. İzmir’i yeniden Türk bayrağına kavuşturacak olan, benim “Şanlı Tümenler” dediğim bu birlikleri şu kahraman komutanlar yönetmekteydi:
1- Birinci Süvari Tümeni: Kurmay Albay Mürsel Bakü (sonradan orgeneral) komutasındaki bu tümenin öncü kuvvetlerinin bir kısmı, hızla İzmir’e girecek ve Kadifekale’ye Türk bayrağının çekilmesinde ana vurucu gücü oluşturacaklardır.
2.Süvari Tümeni 4.Alay komutanı Binbaşı Ali Reşat Bey, Kafkas Tümeni Süvari Bölüğü’nden Teğmen Besim Kurter Bey, 1.Süvari Tümeni 4. Bölük Teğmeni Celil Bey birlikte Türk bayrağını Kadifekale burçlarında dalgalandırdılar.

Birinci Süvari Tümeni’nin bir kısmı ise Konak’a çok erken vardı. Bu tümeni bağlı 14.Alay, 3.Bölük kumandanı Yüzbaşı Zeki Doğan, yine aynı tümene bağlı 14.Alay, 2.Bölük Kumandanı Yüzbaşı Fikret Yüzatlı, Akıncı Süvari Müfreze Kumandanı Milis Yüzbaşısı  Abdurrahman Özgen, birlikte Sarı Kışla’ya bayrak çektiler. Paket Postanesi’ne bayrak çeken Süvari Muhabere Üsteğmeni Selahattin Selışık ta, 1.Tümen’e bağlı idi.

2- İkinci Süvari Tümeni: Kurmay Yarbay Zeki Soydemir (sonradan korgeneral) komutasındaki bu tümen, Bornova-Mersinli-Halkapınar-Alsancak-Kordonboyu-Konak yönünden kente girdi. Tümenin Binbaşı Ali Reşat komutasındaki 4.Alayı, İzmir’i ilk gören askeri birliktir. Ancak, Ali Reşat Bey, Konak yönüne değil, Kadifekale yönüne doğru doludizgin akmıştır.
4.Alay Komutan Muavini Yüzbaşı Şerafettin yönetimindeki iki bölük atlarının nalları Frenk Mahallesini döve döve Kordonboyu’na atılan en öndeki askeri birliktir. Yüzbaşı Şerafettin Bey, 2.Süvari Bölüğü Takım Kumandanı Teğmen Ali Rıza Akıncı ve Teğmen Hamdi Yurteri, Hükümet Konağı’na varıp birlikte Türk bayrağını göndere çektiler (Bayrak göndere Konyalı Teğmen Ali Rıza eliyle çekilmiştir).

3- 14.Süvari Tümeni: Kurmay Yarbay Suphi Kula (sonradan Tümgeneral) komutasındaki bu tümen İzmir’e kuzeyden sarkarak, Menemen ve Karşıyaka’yı düşmandan temizlemiştir. Zekai Kaur, Zühtü Işıl, Bombacı Ali Çavuş gibi bu bölgenin kurtarılmasında ön planda olan kahramanlar, 14.Süvari Tümeni’nin en önünde savaşarak Menemen ve Karşıyaka’ya girip bayrak çektiler.
Kadın savaşçı Kara Fatma da bu tümenin öncü birliklerinin en önünde at üstünde rüzgarlaşarak akıp geçmiştir.

EMPERYALİZME DİRENEREK “YENİ ULUS” DOĞUYOR

10 Eylül günü Başkumandan Gazi Mustafa Kemal, İzmir’e girecek ve bayrak çekilen Hükümet Konağı’nda yönetimi ele alarak çalışmalarına başlayacaktır.
13 Eylül günü ise kentin dörtte üçünü yok edecek olan yangın Ermeni çetelerince başlatılacak ve güzelim İzmir ateşle buluşacaktı.
İzmir’in Frenk Mahallesi’nde başlayan yangın, gökyüzünü yalarken Türk Ordusu tamamen kente hakim oluyor ve yüz binlerce kişilik Yunan ordusu ve peşlerine takılan işbirlikçi yerli Rum ahali Çeşme yönünde kaçmaya çalışıyor veya körfezdeki Batılı donanmalara kapağı atmak için çırpınıyordu.

İzmir’in esareti artık son bulmuştu..
Emperyalizm ve kiralık ordusu denize dökülmüştü..
Emperyalizme karşı direnen ve 9 Eylül zaferini yaratan bir ulus, içinde halkçı, laik, çağdaş, sol, sosyalist tüm özlemleri de barındıran “Tam Bağımsızlık” yönünde, artık yeni bir ulus devleti kurmak için harekete geçebilirdi..
Dokuz Eylül’ün 101.Yılı kutlu olsun..

ÇOK ÖNEMLİ SON SÖZ

Ne yazık ki Emperyalizm, 9 Eylül’ün 100.yılında, yani 2022’de Mustafa Kemal Ordularının Küçük Asya (Anadolu) denilen Yunan vatanını işgal ederek, İzmir’i ateşe verdiğini anlatan Yunanistan – Amerikan destekli “Smyrna Moy” isimli bir filmi, tam 700 A.B.D. kentinde aynı anda vizyona sokarak, Atina Benaki Müzesi ürünü “Asia Minor Helenizmi” (Anadolu Yunanlılığı) isimli bir dev kitabı gündeme sokup tüm Avrupa kültürel ortamlarında yoğun bir propaganda ile dağıtarak, sözde “İzmir Soykırımı” denilen bir yalanı savunarak, hala, evet hala, niyetinin savaş ve işgal olduğunu apaçık belirtmektedir. Ne yazık ki..

Bu arada 1919-22 arasında Yunan Ordularının Anadolu’yu işgalinde, Yunan komünistlerinin kahramanca buna karşı çıktığını, hiç ama hiç unutmayalım.. Bu komünistlerin, İkinci Dünya Savaşı’nda vatanları Almanlarca işgal edilişinde de yine kahramanca karşı çıktıklarını ve savaştıklarını, ama sonra büyük katliamlarla yine Emperyalizm tarafından yok edildiklerini unutmayalım.
  Bu haber 1125 defa okunmuştur.

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  DİĞER GENEL Haberleri
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
  HABER ARŞİVİ
  HAVA DURUMU
GAZETEMİZ
  ANKET Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
  NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
  HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI