Bugun...
SON DAKİKA

ONUN İÇİN ÇOK KİŞİSEL OLUYOR AMA...

 Tarih: 22-05-2024 09:12:00
YAŞAR EYİCE

*- EL VE AYAKLARIMLA!..

 

Dikkatimi yine makalelerini keyifle takip ettiğim Doğan Karabulut geçenlerdeki yazısıyla dikkatimi çekti.

Yazısının bir bölümünde ‘CHP’liler için dersler!’ diyerek partililere dikkat çekiyordu önemli bir noktada.

Bu beni ilgilendirmiyor ben ilgilendiren bölümü paylaşayım:

“Geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi basın birimi, Soma’daki ‘katliam’ın yıl dönümü etkinliklerinin fotoğraflarını gönderdi...

Baktım, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile CHP lideri Özgür Özel’in yan yana tek bir fotoğrafını bile göremedim.

Bakmak ile görmek farkını taa ilkokul yıllarında öğrendiğimiz için, (çoğunlukla yaptığım gibi) hatayı yine kendimde arayarak, bütün fotoğrafları indirdim; tam 14 (yazı ile ondört!) fotoğraf, tek tek baktım; yok...

Üşenmedim; sosyal medyada Özgür Özel paylaşımlarına da baktım; orada da yok.

Cemil Tugay ile Özgür Özel’in yan yana oldukları tek bir fotoğraf bile yok!

Olacak şey mi bu Allah aşkına?

 

*- NE YAPTI?

 

Ankara, İstanbul, Hatay, Adana, Mersin, Antalya, Aydın Belediye Başkanları aynen ‘vize verilirken’, ‘sadece tek bir değiştirilen’in, Tunç Soyer’in yerine konacak kadar değerli olan bir adam ne yaptı da birkaç hafta içinde böyle ‘yalnızlığa mahkûm edildi?'

‘Sütte leke var, onda yok!’ dediğiniz adam ne yaptı; açıklayın!

Cevap o çok konuştuğumuz ‘Aykut Erdoğdu hikayesi’ ise, durum vahim; çünkü daha ilk engelde takılan bir yarışmacı asla (ama asla!) finişi göremez.

Temelleri Cumhuriyetin de temellerini atan Atatürk tarafından atılan -kaç yıl, kaç dönem, kaç seçim geçerse geçsin- “yıkılmaz bir kale” gibi ayakta duran CHP’nin liderinin, “Kurtuluş’un ve Kurtuluş’un Kenti İzmir’in Başkanını görmezlikten gelmesi olacak şey mi?

Oluyor işte…’

Doğan Karabulut bu arada bir ara partide sözü çok geçen, önceki il başkanlarından ve İzmir Milletvekili Salihlili Alaattin Yüksel ile en fazla süre İzmir Büyükşehir Belediyesi koltuğunu elinde tutan Bornovalı Aziz Kocaoğlu’nun önümüzdeki günlerde başrolü oynayabileceklerini belirtiyor, özellikle arabuluculuk konusunda.

Bana kalırsa hiç gerek yok!

 

*- HER ZAMAN

 

İzmir her zaman kendi yağıyla kavrulur ve demokratlığın gereğini yerine getirir, siyasette da ekonomide de, yönetimde de kendisine gem vurulmasını ve tepeden paraşütle getirilenlere ve talimatlara kulak asmaz, umursamaz.

Doğan Karabulut’tan sonra ben de Başkan Dr. Cemil Tugay’ın şehir dışı örneğin Samsun programlarını ve görüntülerini bakmaya çalıştım.

Yani sevgili Doğan gibi aradıklarımı bulamadım…

Şunu söyleyeyim:

 

*- FOTOĞRAFIN ÖNEMİ

 

Özellikle siyasette ve yönetimlerde fotoğraf çok önemlidir,

Görüntüler, anlayanlar için önemli mesajlar verir.

Bundan görüntüden, ‘dokunulmazlıklar!’ için kullananlar vardır.

En basitinden bir esnaf, Belediye Başkanı ve şehrin sözü geçen kişileri ile çektirdiği fotoğrafları görünür yere asar.

Bunu gören zabıta memurlarının kendisine ayrımcılık yapmasını sağlamak içindir.

Konuyu basit olarak anlatmaya çalıştım.

İzmirli Bakanlarımızdan Bucalı Işılay Saygın’ın danışmanlığını yapıyordum.

Ya Devlet Bakanı idi ya da Turizm Bakanı...

Sanıyorum, Mersinli tarafında hayırseverlerle bir okula yaptıkları yardımlar nedeniyle tören yapılmıştı ve hatıra fotoğrafı çekilmesi gerekiyordu.

İzmir’de kötü namıyla tanınan ama birçok kişi ile özel ilişkileri olduğunu bildiğim, özel organizasyonlara ve gece âlemlerine genç sanatçılar bulduğunu bildiğim kişi nereden öğrenmişse gelmiş ve tam da Bakan Işılay Saygın’ın yanına yerleşmişti…

Ne işi vardı, gerçek hayırseverlerin ve bakanın fotoğrafında…

Yanına yaklaştım kulağına, ‘Siz sonra yine çekilirsiniz, bu görüntüden ayrılın!’ dedim.

Beni dinler mi?

O zaman ayaklarım ve kollarım çalıştı, kendisini hayırseverlerin arasından sıyırarak dışarı aldım.

Bana öyle kötü ve manalı gözlerle bakıyordu ki, anlatamam…

Bakan Işılay Saygın dibinde olanları fark etmez mi?

El koyla işlemimi anladı ve sonra teşekkür etti.

Belki de ileri bir tarihte o fotoğraf görüntüsü siyasette kendisi aleyhine konu olarak işlenebilecekti…

 

 

*- MAYIN TARLASI

 

Doğan Kardeşimin belirttiği gibi siyaset gül bahçesi değil; mayın tarlası! Orada atılan her adım hayati nitelikte!

Adil adımlar attığınızda ‘gül bahçesinde dolaşır gibi’, ‘ideal ve güzel sonlara’ ulaşıyorsunuz, ‘kindar” kasılmalarla titreyen ayağınızı yanlış yere basarsanız, kendi sonunuzu hazırlıyorsunuz!

Siyasal tarih, bu dikkat çekilen konunun sayısız örnekleriyle dolu.

Şimdi siyasal tarihten (konuyla ilgili uzaktan-yakından ilgili görünen) ‘ders gibi’ sözleri birlikte okuyalım:

Siyasi toplum asil eylemler için vardır, sadece dostluk için değil. (Aristoteles)

Siyaset, siyasetçilere bırakılmayacak kadar ciddi bir konudur. (Charles de Gaulle)

Erdemle yöneten ... kutup yıldızı gibidir: O kendi yerinde dururken daha küçük yıldızlar ona biat ederler. (Konfüçyus)

Bir lider güçle değil örnek davranışlarıyla liderlik yapar. (Sun Tzu)

Eğer insanın kendisi görev yapmayacak ve yönetmeyecekse, en büyük ceza daha kötü biri tarafından yönetilmek olacaktır. (Platon)

Eğer bir kere Dünyanın nimetlerinin bize ait; ancak Dünyanın kendisinin hiç kimseye ait olmadığını unutursan mahvolursun. (Jean-Jacques Rousseau)

Doğru ve yanlışın ölçütü, en çok sayıda kişiye en büyük iyiliği sağlama esasıdır. (Jeremy Bentham)

Nihai otorite ... yalnızca halkta aittir. (James Madison)

“Ben” deme, “biz” de. (Giuseppe Mazzini)

Başarısız olanlar elenir. (John Stuart Mill)

Hiç kimse bir diğerinin rızası olmadan onu yönetecek kadar iyi değildir. (Abraham Lincoln)

Toplumların çöküşü ve yok oluşu mülkiyetten kaynaklanan güç yüzündendir. (Pierre-Joseph Proudhon)

Ayrıcalıklı insan, kalben ve fikren yozlaşmış insandır. (Mikhail Bakunin)

Tavizci, bir timsahı en son kendisini yemesini ümit ederek besleyen kişidir. (Winston Churchill)

Bir kitle kendini örgütlemeden ... öne çıkamaz, bağımsız olamaz; ve entelektüellerin olmadığı yerde örgütlenme mümkün olamaz. (Antonio Gramsci)

Siyasetle uğraşanlar, sınırsız ve sonsuz derinlikte bir denizde yol alır. (Michael Oakeshott)

Her insan kendi içinde bir amaçtır, başkalarının amaçlarının bir aracı değildir. (Ayn Rand)

Kıskançlık herkesi daha kötü hale getirir. (John Rawls)

Her haksızlığa karşı öfkeyle titriyorsan, benim yoldaşımsın. (Che Guevara)

Dünyada hiçbir şey, bilinçli cehaletten daha tehlikeli değildir. (Martin Luther King)

Tarihe mal olmuş bu sözlerden herkes kendine pay çıkarmalıdır.

Sözümüz yalnız politikacılar falan değil…

Bu sözler, insanlığın uzun tarihi boyunca siyaset denen şeyi şekillendirip yapılandıran önemli kişilerin deneyimler sonucu ortaya çıkan sözleri…

 

 

 

  Bu yazı 606 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI