Bugun...
SON DAKİKA

URLA'DA BELEDİYEDE DÜŞÜNCE AYNI, UMUTLANMAYIN

 Tarih: 10-07-2024 09:23:00
YAŞAR EYİCE

*- KOLTUKLARI DEĞİŞTİRELİM

 

Belediyelerimizin ve esnafımızın halini anlatayım.

Nöropati yani sinir uçlarım, yıpranmış bu nedenle ağrı olduğu için zorlayarak tabii topallayarak Urla Belediyesi’ne gittim.

Eski tarihi binası da, kaymakamlık da, emniyet müdürlüğü de, postanesi de, güvenli ve sağlıklı olmadığı için yıkılma kararları var.

Ama ne zaman?

Devlet para gönderip ihale açtığında, kayyum kaymakam da, diğer devlet memurları da, Urla Belediyesi’nin ‘Yeni Urla’ diye adlandırılan Adliye Sarayı tarafındaki bağışladığı geniş alanlara gidecekler.

‘Olur mu?’ diye iç çeken memurlara şunu söyleyeyim;

‘Belediyenin imar planında ayırdığı bu yerler püfür püfür esiyor!

Üstelik manzarası da harika!

Bir tarafta İzmir Körfezi ve adalar, diğer tarafta ise panaromik urla!

Biz sadece ‘oda kapmaca, pencere kapmaca’ oyununa tanık olacak ve duyacağız…

Vatandaşın işleri ne halde olacak, Celal Şehin’in şarkısında ‘Bugün git, yarın gel!’ dediği gibi mi, nasıl?

Öğreneceğiz…

Ama şimdi Urla’da son durumu nakledeyim!

 

*- BENİM BULUDUĞUM SÜREDE BİR BAŞKASI GELMEDİ

 

Mesai başlayınca yani saat 09’dan sonra belediyeyi girdim.

Salonda sizi koltuklar karşılıyor, önemli birinin konuğu gibi oturunca içine gömülüyorsunuz.

Giriş kapısının tam karşısında sütünün arkasına saklanmış camekânlı bir oda var.

Dikkat ederseniz, ‘Danışma!’ yazısını görürsünüz…

Kapısı yan tarafta…

Girince tam karşıda ‘oturaklı bir şef ya da müdür’ bulunuyor.

Yan tarafta cemekanın arkasında şirin mi şirin iki genç kızımız var.

‘Buyrun!’ dediklerinde ‘Dilekçe vereceğim!’ diyorum…

Benim adedimtir…

Yazmadan önce mutlaka kayda geçmesi için dilekçe veririm.

Gençliğimizde ‘3 şahitle adam asarlar!’ derlerdi…

Zamanımızda bir dilekçe ile birini belki ileride bir beladan kurtarırsınız, belki de en basitinden ‘Görevini ihmal ettiği’ için işinden de edersiniz, uzun uzun anlatmayayım cezaevine bile gönderebilirsiniz…

Bu yönetimlere, iktidarlara, müfettişlere falan filen bağlı bir iştir.

 

Memur kızlar yazacağım iki dilekçe için hem kalem verdiler, hem de matbu hazırladıkları sadece dolduracağım dilekçe örneklerini.

İki sandalyeden birine oturdum, bir de mümkünse altlık olarak kullanacağım bir dergi ya da kitap istedim.

‘Tabii’ diyerek dolapları kurcalarlarken, şef ya da müdür lafa karıştı;

‘Yazı İşleri ileride, oraya gidin, orada rahatça yazarsınız!’ diye ‘yol mu yolu mu nedir?’ gösterdi…

Serin yeri bulmuşum, kalkar mıyım?

 

*- DANIŞMA YAZMASAYDI YANMIŞTIM

 

Bu arada kızlar da ‘Urla’ isimli kalınca bir kitabı vermişlerdi.

Görüyorsunuz, okumasanız bile ‘Kitap ne kadar faydalı!’ değil mi?

Yüzüne bakmadım ama dediği olmadığı için sinirlendiğine emin olduğum müdür beye, ‘Burada danışma yazdığı için girdim!’ dedim…

Dilekçemin birinde, Urla Atatürk Mahallesi’ne haftada iki gün uğrayabilen temizlik araçlarının bir tane olan konteyneri ağzına kadar dolduğu için çevresine de taştığını ve yeni konuklar yapıldığından ve sürekli oturanların ikamet ettiği için yeterli olmadığını anlattım.

Yeni değil!

Yıllardır söylüyorum ama dinletemiyorum…

Temizlik görevlileri dahil, memurlar da sadece tek kelimeyi iyi biliyorlar; ‘Yok!’

Önceki yıllarda çok yazdım…

Hatta müdüre bir ara  ‘Yazıyorum, dilekçe veriyorum ama sonucu biliyorum… Boş yere uğraştığımı da !’ dedim.

Bu arada Urla’nın birçok yerini araçla gezdim.

‘Kervan geçmez, kuş uçmaz!’ orman ve ova yollarındaki bazı villa ile konutların önlerinde ikişer, hatta üçer tane çöp bidonu olduğuna tanık oldum.

Urla Belediyesi topu İzmir Büyükşehir Belediyesine, İzmir Büyükşehir Belediyesi de Urla belediyesine atıyor.

Ama nokta kadar ufak sorun çözülmüyor…

 

*- YAZIYORUM AMA BOŞ

 

İkinci dilekçemi yazacağım…

Delik- deşik olan, inşaat artıkları, açılan çukurlar, ama su, ama doğalgaz, ama elektrik alt yapısı için boydan boya kazılan yollar sadece sanayideki tamirci esnafına yarıyor.

Milli servet gidiyormuş, kimin umurunda…

Müteahhit inşaatını bitirin 10 milyon liradan ihaleyi açtığına göre işi gıcır.

Herhalde kontralla görevlilerin de ki, imzaları basıyor, vatandaşa kolaylık gösteriyorlardır.

Elleri dert görmesin…

Ama dilekçeyi yazarken, sokak numarasını unuttum…

2175 miydi, 1175 mi?

Bu kez müdürden ricada bulundum!

‘Acaba tarif ettiğim yerdeki sokağın numarasını internetten bakıp bana söyleyebilir misiniz?

Sizce ne cevap verdi?

‘Sonra hatırlayınca yazarsınız!’

 

*- BUGÜN GİT YARIN GEL ZİHNİYETİ

 

Sinirlenmemeye çalışıyorum…

Zaten sinir uçlarım ayvayı yemiş, yani kaput!

Kızlar ‘Biz bakalım!’ dediler…

Teşekkür ettim, ‘ben cep telefonundan bulurum’ dedim ve buldum, dilekçemi yazdım…

Müdüre, ‘Burası danışma değil mi, vatandaşa kolaylık gösterilecek yer değil mi, ayrıca bir kişi de değil en az üç kişisiniz? Sonra bunlar yazılınca kızıyorsunuz…’ falan dedim.

‘Madem yazacaksınız, bize de iyilik yapın!’ dedi.

’50 yıldır işim bu!’ dedim…

‘Belediyenin girişinde şu karşıda bir danışma vardı, o kaldırıldı, görev bize düştü. Biz de size yol gösteriyoruz…’dedi özetle ve görevlerini anımsattı.

Ama benim anladığım şu:

‘Bugün git yarın gel…. Zihniyeti…’

Umarım yanılıyorumdur…

Teşekkür ettim, kapıdan çıktım…

 

*- İŞTE BU

 

Koltukta oturanlara yöneldiğimde, memur kızlardan biri arkamdan fırladı;

‘Yaşar Bey, dilekçeyi vereceğiniz yazı işleri bKu tarafta ileride solda!’ uyarısını yaptı…

Yine teşekkür ettim…

Gençlerle bizim yaşlılar arasındaki fark…

Tabii ‘yaşlılar’ deyince kendimle birlikte müdürü de ele alıyorum…

Kendine yakıştırmayacaktır…

Ben nasıl ‘Dede!’, ‘Amca!’ diyenlere alıştıysam, alışmaya başlasın…

Ama işte gerçek gençlik ve görevli memurumuz;

‘Yaşar Bey, bu taraftan gideceksiniz!’ diyerek yerinden kalkıp, cemakanlı bölmeyi geçip, kapıya açıp bana yetişen genç kızımız…

Keşke birilerine örnek olabilse…

Ben olsam hemen koltukları değiştirir onu müdür yapardım…

 

*- BAŞKANIN İŞİ ÇOK ZOR

 

Ben dilekçelerimi verdikten sonra en fazla 200 metre uzaklıktı, tarihi Arasta’ya gittim.

Urla’nın yeni belediye başkanı Selçuk Balkan esnaf ile toplantı yapıyormuş…

Yapacaklarını anlatıyor, soruları yanıtlıyordu.

Çok ama çok önemli bir kararı açıkladı…

Esnaf haricinde herkesin ‘Ohhh ne güzel, eline beynine sağlık diyecekleri’ bir kararı ve nedenlerini anlattı.

Bunları bana göre ‘Müjdeli’ haberi daha sonra sizlerle paylaşacağım, yerim güzeldi, en arkada kıyıda….

Başkan halk için uğraşıyor, ama önce memurlardaki zihniyeti değiştirmesi, ‘Ya böyle olacak, ya böyle olacak!’ demesi lazım…

Gülümseme ve yerinde tutma ile bu iş yürümez…

 

 

 

  Bu yazı 1744 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI